12 Mayıs 2010 Çarşamba

çok sinirliyim ve çok üzgünüm, sadece hormonlar mı suçlu?

Sevgili okur,
aslında şu anda ya uyuyup dinlenmem ya da konferansa yazı yazmam lazım. Ama şu ruh halimi anlatmalıyım yoksa bööö diyip tekrar ağlayacağım...

Geçen çarşamba tezimizi teslim ettik, tutanağı imzalattık. Ama bu 100 küsur sayfa geçen çarşambadan beri -yani bugün itibariyle tam 1 hafta eder- (haftasonunu çıkar, hadi kibarlık edeyim o da benim insanlığım!) 5 koca gün tez danışmanıma teslim edilememiş. Ben de bunu hasbel kader farklı amaçlı bir bilgiledirmede öğreniyorum, teslimden tam 6 gün sonra.. Jüriye 3 haftadan az kala danışmanım ne ara okusun, geri dönsün, ben değiştireyim de jüriden 4-5 gün önce yenisini bastırayım da tüm jüri okuyabilsin öncesdinden...

Sinirlerim çok bozulduğu için ağladım, ağladım, bağırdım, çağırdım ama kime? neye? Ben burada zevk olsun diye kendimi her sabah uyandırıp Manisa organize sanayi yollarına vururken çok yoğun bir tempoda çalışan bölüm sekreterliğimizce tezim 120 metreyi kat edemedi diye mi üzüldüm acaba? Gerçekte, tabii ki de insan ne yapıyorsa, ne okuyorsa kendine yapıyor, okuyor... en azından okumak-yazmak içinde bulunduğumuz toplumu maalesef çok değiştirmiyor ama bunu bu kadar emek harcadıktan sonra hissetmek çok da hoş olmuyormuş...yine de dokundu bana... uff, herhalde sadece hormonlar:)

Benim karnımdaki canlıyı stressiz büyütebilmek, sağlıklı doğmasını sağlayıp, bebekliğinde de sıkıntısız bir bebek olmasını sağlamak adına gün boyu iş yerinde atlatmaya çalıştığım kriz anlarını bir görebilsen okurum. Benim stressiz hamilleik geçirmem onun sakin bir bebeklik geçirmesini sağladığı artık gün gibi aşikar bir bilimsel gerçek. Hamileliğimin son 2 ayında kızımı düşünmek ve ona odaklanarak hazırlık yapabilmek mümkün olabilecek mi, jüriden sonra göreceğiz, yoksa bu da mı hayal olacak, yine yeni yeniden mi planlarım bozulacak? acaba kaderde ne yazılı...

Ben bu gece konferansa yazımın outline'ına bakacağım, dün gece oluştururken sızdığım omurgayı işlemeye başlamak lazım. Çünkü öğrenci olarak görevim bu. Ben elimden geldiğini ortaya koyarak çalışmayı prensip edinerek büyüdüm, şimdi de farklısını yapamam... Umarım herkez böyle yapabilir...

Hiç yorum yok: