6 Ağustos 2010 Cuma

Bebeğimiz kocaman oluyor:)

Selamlar,
30 temmuz cuma günü doktor kontrolümüzde bebeğimizin 2740 gr olduğunu öğrndik. Yine yüzünü özenle kapayan minik kızımız bizi bu haberle çok sevindirdi:) Kocaman olmuş, kendi çapında tabi:) 40 haftanın sonu yine 1 Eylül gözüküyor, en başından beri çok istikrarlı bir biçimde devam ediyoruz. 37. haftamı tamamlayınca ilacı kesme kararı verdi doktorum. Asıl o zaman benim için heyecanlı bekleyiş başlayacak.

Pazar günü sinemada "Son havabükücü"'ye gidecektik ama maalesef filmi çocuk filmi gibi algılayan ülkemde orijinal gösterim her gün sadece 21:30'da. Ertesi gün eşim işe gideceği için inception adlı filme gittik. ben çok eğlendim:) attır tuttur, havagazı rumba bir filmdi ama yine de uzun zamandır şööle ayaklarımı uzatarak sinemada en önde oturmadığımdan bana iyi bir değişiklik oldu.Ardından da frappucino içinde değmeyin keyfime, hem de has kahve yğk kahve keyfi gibi yerlerdeki çakmaları değil starbucks caramel frappucino!

Pazardan beri işssizliğin rehavetine kapıldım gibi oldu. Salı sabahı ellerim şiş uyandım. Gerim gerim gerilmiş derim ve her parmak arası boğum gerildiği için kaşınıyor. O günden beri de limon sıkacak kadar güç uygulayamıyorum. Buna ek olarak vücut gittikçe ağırlaşıyormuş. Sabah kocaman ve ağır, löp löp et gibi hissederek uyanmak, evde ancak yavaaş yavaaaş yürüyebilmek. İnsan oturmadan önce tekrar tekrar kalkmaya gerek olmasın diye "birşeye ihtiyacım var mı?" gibi düşüne düşüne bir hal oluyor. Ama bütün bunlar küçük detaylar bence, çünkü sonuçta içimde başka biri 9 aydır yaşıyor ve artık çıkmaya çok yaklaştı, bunların olması normal...
Bugün göbeğimin kaşıntısı hat safhaya varınca yine "tatlı badem yağımı" sürdüm ve dakikasında geçti. Normalde sürekli sürecektim ama bu erken doğum riski için hastanede ebelerin hepsi tembihledi, hiç bir şekilde uyarmamak için karnımı sevip okşamamam gerektiğini. Kızımla o zamandan beri sadece konuşarak anlaşıyoruz:)


Bütün bu rehavetle geçen hafta içinde foto albümümü bitirip eksikleri listeledim, annem bugün onları fotoğrafçıda bastırdı. Bu gece gidecekleri bir nikah için kolyesine küpe takımı yaptım, ama sonra fark ettik ki kolye elbiseye çok uzun kaldı. Başka bir kolyemle değiştik, böylelikle hesapta yokken böyle basit günlük bir takımım oldu:) Ama bu haftanın en önemli olayı, tığ ile zincir çekebilmey öğrenmem oldu. Annemin elinden her iş gelirken sayısız kere öğrenip unuttuğum zincir çekmeyi bu sefer becerdim gibi... bir sonraki iletimde en son eserlerimi gösteririm artık...
şimdilik sevgiler... sıcaklarla aranız iyi olsun...

3 yorum:

equinox dedi ki...

ben de boyle hos takilar istiyorum.
onceden hediye ettigin kolyeyi hep severek kullaniyorum.

bana baska takimlar da yapar miyiz?:-)

cuckan dedi ki...

Canım,
bu kolye o kadar basit ki:)Sen bir gel hangisini beğenirsen elbiselerine göre seç, beğen, al...Hem bunun taşları benzerlrinden yeni bir pembe takım yapacağım yarın:)

equinox dedi ki...

tamamdir! harika olur :-)

senin taki calismalarini izlemeye heves ettim bak simdi. belki bana da biraz yetenek bulasir!

kaptan soförümüz henüz yol haritasini aciklamadi ama, yaklasik 10 gün sonra yolcuyuz.:-)
sizde de geri sayim basladi, heyecanli bir dönem olacak.